17 Temmuz 2012 Salı

Yahudilere ve Hıristiyanlığa Ait Kutsal Kitaplarda "Hayat ve Kadın"


YAHUDİLERE VE HIRİSTİYANLARA AİT KUTSAL KİTAPLARDA

HAYAT VE KADIN




·        Hepsi Boş :

“Boşların boşu Vaiz diyor: Boşların boşu her şey boş. Güneşin altında çektiği bütün emeğinden insanın kazancı nedir?... Bütün ırmaklar denizin içine akıyor, fakat deniz dolmuyor … güneşin altında yeni bir şey yok … göklerin altında yapılmakta olan her şey hakkında hikmetle araştırmaya ve soruşturmaya yüreğimi verdim; bu kötü bir zahmettir, Allah onu adam oğullarına uğraşsınlar diye vermiş[1] … hepsi boş ve yeli kavramaya çalışmaktadır… çok hikmette keder var ve bilgi arttıran dert arttırır.”[2]

·        İyilik de Boş :

“Ben yüreğime dedim: Haydi gel sevinçle seni deneyeyim, iyiliği de gör, ve işte o da boş … Ademoğulları için iyi olan ne idiğini görünceye kadar yüreğim bana hikmetle yol gösterirken bedenimi nasıl şarapla dinlendireyim ve akılsızlığı nasıl ele alayım diye yüreğimde araştırdım … baktım ve işte hepsi boş … ve yüreğime dedim: “Akılsızın başına ne geliyorsa, benim de başıma o gelecek. Öyle ise niçin ben daha hikmetli oldum?” Yüreğimde bu da boştur dedim … hikmetli adam da akılsız gibi ölüyor ve hayattan nefret ettim, çünkü güneşin altında yapılan iş bana kötü göründü.”[3]

·        İnsanın Hayvandan Farkı Yok :

“İşleyene emek çektiği işten ne kazanç var? Onunla uğraşsınlar diye adem oğullarına Allah’ın verdiği zahmeti gördüm … var olan eskidendir ve olacak olan eskiden olmuştur ve Allah geçmiş olanı yine arıyor … Yüreğime dedim : “Bu iş adem oğullarının yüzündendir,Allah onları denesin ve kendilerinin ancak hayvan olduklarını görsünler diyedir” Çünkü adem oğullarının başına gelen, hayvanların da başına geliyor … adamın hayvana üstünlüğü yoktur…[4] Adem oğullarının ruhu yukarıya çıktığını ve hayvanın ruhunun aşağıya yere indiğini kim biliyor?[5]

·        Git Şarabını İç … Allah Senden Çoktan Razı :

“Herkesin başına her şey aynı surette geliyor; salihle kötünün, tahirin ve murdarın … başına gelen şey birdir. İyi adam nasılsa suç işleyen de öyledir … Git sevinçle ekmeğini ye, şarabını iç; çünkü Allah’ın senin işlerinden çoktan razı olmuştur.”[6] 


·        Özürlü İnsanlar Kutsiyeti Bozuyor :

“Harun’a söyleyip de: “Senin zürriyetinden nesillerince kim de kusur olursa, Allah’ın ekmeğini takdim etmek için yaklaşmasın. Çünkü kendisinde kusur olan hiçbir adam yaklaşmayacak; kör,[7] topal, yahut yassı burun, yahut fazlalığı olan, yahut ayağı kırık, yahut eli kırık adam, yahut kambur, yahut cüce, yahut gözü kusurlu, yahut kel … kendisinde kusur olan hiçbir adam … takdime (sunulacak şey) lerini arz etmek için yaklaşmayacaktır … çünkü kendisinde kusur vardır; ta ki  makdislerimi bozmasın…”[8]

·        Canının Nefret Ettiği Körler Topallar[9]

“Ve Davud o gün dedi: Her kim Yebusileri vurursa ve su yoluna erişirse ve Davud’un canının nefret ettiği topalları ve körleri vurursa … [10] Bundan dolayı diyorlar: “Kör ve topal eve girmeyecektir.”[11]

·        Çok Okumak Beden Yorgunluğudur :

“Sakın çok kitaplar yapmanın sonu yoktur ve çok kitap okumak[12] beden yorgunluğudur.”[13]

·        Kadın Kaburga Kemiğinden Yapıldı[14]

“Rab Allah, adamdan aldığı kaburga kemiğinden bir kadın yaptı ve onu adama getirdi.”[15]


·        Kadınlar İnsanı Yoldan Çıkarıyor :

“Rab Allah adama seslenip dedi: “Neredesin? … ondan yeme diye sana emrettiğim ağaçtan yedin mi?” Ve adam dedi: “Yanıma verdiğin kadın o ağaçtan bana verdi ve yedim”[16] ve Rab Allah kadına dedi: “Bu yaptığın nedir?”[17] … O’nun (Süleyman’ın) kral kızlarından yedi yüz karısı ve üç yüz cariyesi[18] vardı. Karıları onu yolundan saptırdılar.”[19]

·        Annelik Kadına Ceza Olarak Verildi[20]

(ve Rab Allah …) Kadına dedi: “Zahmetini ve gebeliğini ziyadesiyle çoğaltacağım ve ağrı ile evlat doğuracaksın”[21]

·        Aybaşı Halindeki Kadının Dokunduğu Her Şey Necis Olur[22]

“Eğer bir kadının akıntısı olur ve bedeninde akıntısı kan olursa yedi gün murdarlığında kalacak ve ona her dokunan akşama kadar murdar olacak. Ve murdarlığında üzerine yattığı her şey murdar olacak; üzerine oturduğu her şey murdar olacaktır…”[23]

·        Bakire Olmak Şart

“Ve alacağın kadın kız olacaktır. Dul yahut boşanmış … almayacak;[24] ancak karı olmak üzere kendi kavminden bir kız[25] alacaktır.”[26]

·        Bakire Çıkmazsa :

“Fakat bu şey, genç kadında kızlık nişanları bulunmadığı hakikatse, o zaman genç kadını babasının evinin kapısına çıkaracaklar ve şehrin adamları onu taşlayacaklar ve ölecek.”[27] 

·        Tecavüze Uğrayan Nişanlı Bakirenin Durumu :

“Eğer kız olan bir genç kadın bir adama nişanlı ise ve bir adam onu şehirde bulup onunla yatarsa, o zaman ikisini de o şehrin kapısına çıkaracaksınız. Ve onları şehirde olduğu bağırmadığı için kadını, komşusunun karısını alçalttığı için erkeği taşlayacaksınız ve ölecekler… Fakat adam nişanlı genç kadını kırda bulursa ve onu yakalayıp kendisiyle yatarsa; o zaman yalnız onunla yatmış olan adam ölecektir, fakat genç kadına bir şey yapmayacaksın… ölüme müstehak bir suç yoktur… nişanlı genç kadın bağırmış ve onu kurtaran olmamıştır.”[28]

·        Nişanlanmamış Bakire Tecavüze Uğrarsa :

“Eğer bir adam, kız olan nişanlanmamaış genç bir kadın bulursa ve onu tutup onunla yatarsa ve olay açığa çıkarsa o zaman onunla yatmış olan adam genç kadının babasına elli şekel (575 gram) gümüş verecektir ve kadın onun karısı olacaktır. Çünkü onu alçaltmıştır. Bütün ömrünce onu boşamayacaktır.”[29]

·        Kocası Ölen Kadın Kayınbiraderine Varacak :

“Eğer kardeşler birlikte otururlarsa ve onlardan biri ölürse ve onun oğlu yoksa, ölenin karısı dışarıda yabancı bir adama varmayacaktır. Kocasının kardeşi ona yaklaşacak ve kendisine karı olmak için onu alacak. Ve kayınbiraderlik vazifesini yapacak. Ve vaki olacak ki, kadının doğuracağı ilk oğul, ölen kardeşinin adı ile onun yerini tutacaktır … Ve eğer adam kardeşinin karısını almak istemezse, o zaman kardeşinin karısı, kapıya ihtiyarların yanına çıkacak ve diyecek: “Kayınbiraderim İsrail’de kardeşinin adını durdurmaktan çekiniyor, bana kayınbiraderlik vazifesini yapmak istemiyor.” O zaman şehrin ihtiyarları onu çağırıp kendisine söyleyecekler ve eğer durup: “Onu almak istemem” derse, o zaman ihtiyarların önünde kardeşinin karısı onun yanına gelecek ve onun ayağından çarığını çıkaracak ve onun yüzüne tükürecek ve ona cevap verip diyecek: “Kardeşinin evini bina etmeyen adama böyle yapılır.”[30] 

·        Boşanıp Başkasıyla Evlenen Zina Etmiş Olur[31]

“Karısını boşayan ve başkasıyla evlenen her adam zina eder[32]  ve bir kocanın boşadığı kadınla evlenen zina eder.”[33]


·        Kadının Yüreği Tuzak, Elleri Zincir :

“Kadını ölümden acı buldum. O kadın ki, yüreği tuzak ve ağlar ve elleri zincirlerdir. Allah’ın önünde iyi olan adam ondan kaçan kurtulur, fakat suç işleyen ona tutulur.[34]

·        Kadının Doğurduğu Nedir?[35]

“İnsan nedir temiz olsun? Ve kadının doğurduğu nedir ki salih olsun?[36] … Ve kadından doğan nasıl temiz olabilir?[37]

·        Kadın Erkek Kıyafeti Giyemez[38]

“Kadının üzerinde erkek esvabı olmayacak … ve erkek kadın esvabı giymeyecek. Çünkü bu şeyleri yapan herkes Allah’ın Rabbin mekruhudur.”[39]

·        Başını Örtmeyen Kadının Saçı Kesilmeli :

“Başı örtüsüz olarak dua eden … her kadın, başını küçük düşürür. Çünkü tıraş edilmiş olmakla aynı şeydir. Çünkü eğer kadın örtünmüyorsa saçı da kesilsin[40] … Kadının örtüsüz Allah’a dua etmesi yakışır mı? Tabiat bize öğretmiyor mu ki; erkeğin uzun saçlı olması kendisi için hürmetsizlik, fakat kadının uzun saçlı olması kendine izzettir. Çünkü saçı kendine örtü olarak verilmiştir.”[41]

·        Kadınlar Erkekler İçin Yaratıldı :

“Kadın erkeğin izzetidir,[42] çünkü erkek kadından değil, fakat kadın erkektendir. Çünkü erkek kadın için değil, fakat kadın erkek için yaratıldı.”[43]

·        Kadın Öğretici Olmamalı :

“Kadın tam bağlılıkla, sessizce olarak öğrensinler. Fakat kadının öğretmesine ve erkeğe hakim olmasına izin vermem.”[44]


·        Kadınlara Kilisede Konuşma Yasağı[45]

“Kadınlar kilisede sükut etsin. Çünkü onlara söylemek için izin yoktur; ancak şeriatın da dediği gibi tabi olsunlar ve eğer bir şey öğrenmek isterlerse, evde kendi kocalarına sorsunlar; çünkü kadına kilisede söylemek ayıptır.”[46] 

·        Genç ve Dul Kadınlar Aylak ve Boşboğaz Olurlar :

“Daha genç, dul kadınları reddet. Çünkü Mesih’e muhalif olarak nefsani heveslerine düştükleri zaman evlenmek isterler. İlk ahdi reddettikleri için mahkumiyetleri olur. Bununla beraber, evleri gezerek aylak olmayı da öğrenirler. Yalnız aylak değil, üzerlerine düşmeyen şeyleri söyleyerek başkalarının işlerine karışan boşboğaz olurlar.”[47]


Yusuf Ulucan 



[1] Kur’an-ı Kerim’de ve Hadis-i Şeriflerde “ilim ve hikmet sahibi olmak” teşvik edilmektedir. Bir insanın “yaratılış ve kainattaki olan biteni kavramaya çalışması”, “boş ve kötü bir zahmet” değil “inanan kimsenin yitik malı” olarak değerlendirilmektedir.
[2]  Vaiz : 1 / 2 – 18 (kısaltılarak alınmıştır)
NOT: Yeni Çeviri’de Vaiz Kitabının içeriği ile ilgili olarak “bu düşüncelerin çoğu olumsuz ve üzücü gözüküyor, ama bu kitabın Kutsal Kitap’ta bulunması, kutsal kitap inancının böyle karamsarlık ve kuşkuları da dikkate alacak kadar çok boyutlu olduğunu göstermektedir” (Türkçe Yeni Çeviri, Vaiz, Giriş, sayfa : 821) şeklinde bir açıklama yapma gereği duyulmuştur.
[3] Vaiz : 2 / 1 – 26 kısaltılarak alınmıştır.
[4] İslam anlayışına göre “insan” yaratılmışların en şereflisi ve üstünüdür”
[5] Vaiz : 3 / 1 – 22 kısaltılarak alınmıştır
[6] Vaiz : 9 / 2, 7
[7] Kur’an-ı Kerim’de “özürlü kimselerin tahkiri”  kınanmaktadır. Hazreti Muhammed’in (a.s.m), şehrin seçkin insanları ile görüşürken, çekinerek yaklaşan görme özürlü bir kişiye kısa bir süre ilgisiz kalması bile hoş karşılanmamıştır. (bakınız : Abese Suresi (80) : 1 – 6
[8] Levililer : 21 /16 – 24 kısaltılarak alınmıştır
[9] Bu cümle Yeni Çeviri’de “Davud o gün adamlarına şöyle demişti: “Yevuslular’ı kim yenilgiye uğratırsa Davut’un nefret ettiği şu ‘Topallara körlere’ su kanalından ulaşmalı!”  ‘Körlerle topallar saraya giremeyecek’ denmesinin nedeni işte budur.”  Şeklinde değiştirilmiştir. (Kutsal Kitap, Yeni Çeviri, sayfa :385) Yebusilerin (veya Yevusluların) Davud’a: “Sen buraya giremezsin, körlerle topallar bile seni geri püskürtebilir” (Yeni Çeviri) demelerine karşılık verilen “topalları ve körleri de vurma emri” Yeni Çeviri’de görünmez hale getirilmiştir.
[10] Burada kısaltma yapılmamıştır, boşluk kitapta da gösterilmektedir.  (Kitab-ı Mukaddes, İstanbul – 1993, 1995, sayfa:310)
[11] 2. Samuel : 5 / 8
[12] “çok kitap okumak …” kısmı Yeni Çeviri’de “çok araştırmak da beden yorgunluğudur” şeklinde değiştirilmiştir.
[13] Vaiz :12 /12
[14] Kur’an-ı Kerim’de kadının, erkeğin kaburga kemiğinden parça alınarak yapıldığına dair açık bir ifade yoktur. Bazı müfessirler Nisa Suresi (4) : 1. ayet-i kerimedeki “Ey insanlar sizi tek bir kişiden yaratan, eşini de ondan var eden ve o ikisinden bir çok erkekler ve kadınlar çoğaltan Rabbimizden sakının” ibaresini açıklarken – yorumlarken Kitab-ı Mukaddes’tekine benzer ifadeler kullanırlar ve Sahih-i Buhari Muhtasarı Tecrid-i Sarih 1816 numaralı hadis-i şerifi de kaynak gösteririler.  Hadis-i şerifin meali “…Bir de ey Mü’minler! Size kadınlar hakkında hayırlı olmanızı vasiyet edip dilerim. Kadınlar eğe kemiğinden yaratılmışlardır. Bu kemiğin en eğri kısmı üst tarafıdır. Eğer sen, eğri kemiği doğrultmaya savaşırsan onu kırarsın. Kendi haline bırakırsan o daima eğri kalır. Bu cihetle kadınlar hakkında hayırlı olmanızı vasiyet ederim” şeklindedir. Nisa Suresi’ndeki ayet-i kerimeyi yorumlayan Mevdudi, Kur’an’da kadının nasıl yaratıldığının belirsiz bırakıldığını ve ayrıntılarını tayin etmek için zaman harcanmaması gerektiğini, hadis-i şerifin de “anlaşılandan farklı anlama delalet ettiğini” belirtir. (Tefhimu’l-Kur’an) Buna göre: Kadının erkeğin kaburgasından yaratıldığına dair Kur’an-ı Kerim’de sarih (açık) bir ifade yoktur, hadis-i şerif ise daha çok kadının nazik bir mizaca sahip olduğuna işaret etmektedir.
[15]Tekvin /Yaratılış : 2 / 22
[16] Kur’an-ı Kerim’de “Hazreti Adem ve Eşi’nin birlikte şeytan tarafından aldatıldığı belirtilmektedir.
(Bakara Suresi (2) :36)
[17] Tekvin /Yaratılış :3 / 9 – 13
[18] Poligami / Çok eşle evlilik konusunda (Müslümanlarda ender görülen kişisel uygulamalardan) rahatsızlık duyanlar, çok eşliliğin bu abartılı şekline ne diyorlar acaba?
[19] 1. Krallar :11 /3
[20] Cümlenin devamında da Adem “karısının sözünü dinlemekten ötürü” azarlanmaktadır. Kur’an-ı Kerim’de ağaca yaklaşmalarının cezasının “zalimlerden olmak, birbirine düşman olmak ve belli bir zamana kadar yer yüzüne inip yerleşme” (Bakara Suresi (2) : 35 – 36) olduğu ve sonra yaptıkları tövbenin kabul edildiği belirtilmektedir. Kitab-ı Mukaddes’te tövbe ettiklerine dair bilgi bulunmadığı gibi, Kur’an-ı Kerim’de de “anneliğin kadına ceza olarak verildiğine” dair bir açıklama yoktur.
[21] Tekvin /Yaratılış : 3 /16
[22] İslam Taharet ve İbadet Hukukuna göre bu durumdaki kadın namaz kılamaz, oruç tutamaz, tavaf yapamaz, Kur’an okuyamaz ve eşiyle cinsel ilişkide bulunamaz (Bakara Suresi (2) :222) “Ona dokunanın veya onun elinin değdiği her şeyin, oturduğu yattığı yerin necis olması” söz konusu değildir.
[23] Levililer : 15 /19
[24] Hazreti Muhammed a.s.m bir erkeğin evleneceği kadında araması gereken en önemli özelliğin dindarlık (inançlı-ahlaklı olmak) olduğunu vurgular. (Bakınız: Sahih-i Buhari Tecrid-i Sarih Tercemesi  Hadis no:1793) Buna göre Müslüman bekar bir erkek inançlı-ahlak sahibi dul bir kadınla da evlenebilir. Nitekim Hazreti Muhammed a.s.m ilk evliliğini dul ve kendisinden yaşça büyük bir kadınla yapmıştır. Bununla birlikte bir erkeğin bakire bir hanımla evlenmek istemesi de normal karşılanır.
[25]Müslüman bir erkeğin yalnızca kendi ırkından bir kadınla evlenmesi ise şart değildir. Gerçi İslam bilginlerinden, nikahta/evlilikte denklik konusunu işlerken Arap olmayan erkeğin Arap bir kadına denk olmayacağını söyleyenler olmuştur. Ancak bu görüşün Kur’an’a ve sünnete dayandırılması mümkün değildir. “… Allah katında en itibarlı olanınız, en takvalı olanınızdır (Hucurat Suresi (49) :13) mealindeki ayet-i kerimenin,  Hazreti Peygambere  “Ya Rasulallah! Kızlarımız kölelerle evlenebilecek mi?” şeklinde bir soru sormaları üzerine nazil olduğu belirtilmektedir.
[26] Levililer :21 / 13 – 14
[27]Tesniye / Yasanın Tekrarı : 22 /20 – 21
[28] Tesniye / Yasanın Tekrarı : 22 / 22 – 27 (kısaltılarak alınmıştır)
[29] Tesniye / Yasanın Tekrarı : 22 / 28 - 29
[30]Tesniye / Yasanın Tekrarı : 25 / 5 – 10
[31] Bu ifadeler Matta İncilinde “karısına fuhuştan başka bir sebeple boşayıp başkasıyla evlenen zina etmiş olur” (19 / 9) şeklindedir.
[32] Nikahlı eşlerin boşanmaları Hazreti Muhammed a.s.m tarafından “helalin Allah katında en sevimsiz olanı” şeklinde nitelendirilmiştir. Bununla birlikte İslam Evlilik Hukukunda “gerekçeleri geçerli hallerde boşanmak da” bir çare olarak görülmüştür. Boşandıktan sonra başka biriyle evlenmenin “zina” sayılması söz konusu değildir.
[33] Luka : 16 / 18
[34] Vaiz : 7 /26
[35] Benzer ifadeler Mezmurlar’da da görülmektedir. (144 / 3) İslam kaynaklarında ise insan “yaratılmışların en şereflisi ve en üstünü” dür.
[36] Eyüp : 15 / 14
[37] Eyüb : 25 / 4
[38] “Kadının erkeğe, erkeğin de kadına benzemeye özen göstermemesi” bir tembih ve tavsiye olarak İslami kaynaklarda yer almaktadır. (Tecrid-i Sarih Hadis No: 1954) Hadis-i Şerifin açıklamasında “ef’al ve hareketlerde – davranışlarda benzemeye çalışmak” üzerinde durulmaktadır. “Erkek ve kadın giysilerinin  teşebbühünde – benzemesinde hükmün, her beldenin örfü – adetleri olduğu” da belirtilmektedir. İslam Hukukçuları da “örtünmede aranan şartlara uymak kaydıyla, kadının (mesela, erkek kıyafeti kabul edilen) pantolonu giymesinde bir sakınca olmadığı” yönünde görüş bildirmektedirler.
[39] Tesniye / Yasanın Tekrarı : 22 / 5
[40] Kadının “örtünmesi” Kur’an-ı Kerim’de bir emir olarak yer almaktadır. (Nur Suresi (24) : 31) Ancak “başını örtmeyen kadının saçının kesilmesi” gibi bir müeyyide veya cezalandırma yoktur.
[41] Pavlus’un Korintililere 1. Mektubu : 11 / 3 – 15 (kısaltılarak alınmıştır.)
[42] “Erkeklerin kadınlar üzerinde sorumlu olması” fikri Kur’an-ı Kerim’de yer almaktadır, (Nisa Suresi (4) : 34) bunun yanı sıra “erkekler ve kadınların birbirleri için örtü” olduğu da ifade edilmektedir. (Bakara Suresi (2) : 187)
[43] Pavlus’un Korintililere 1. Mektubu : 11 / 7 – 9
[44] Pavlus’un Timoteos’a 1. Mektubu : 2 / 11- 12
[45] Kadınlar için kiliselerdeki bazı yasaklar Katolikler tarafından 1962 – 1965 II. Vatikan Konsili’nde kaldırılmış olup, vaaz verme yasağı devam etmektedir. Protestanlarda kadınlarla ilgili anılan yasaklar uygulanmamıştır. İslam kaynaklarında ise “kadının erkekler topluluğuna namaz kıldırmasının haram veya harama yakın mekruh görülmesi” dışında “mescide girmesini, eğitimci olmasını, konuşmasını-danışmasını yasaklayan” hiçbir müeyyide yoktur.
[46] Pavlus’un Korintililere 1. Mektubu : 14 / 34 – 35
[47]Pavlus’un Timoteos’a 1. Mektubu : 5 / 11 – 13